Turizm Sektörü Felaketlere Gerçekten Hazır mı?

Turizm, unutulmaz deneyimler sunan bir sektör. Ancak bu deneyimler, bir felaket anında kabusa dönüşebilir.

Bu hafta, Santorini’deki volkanik hareketlilik yeni bir patlama riskini gündeme getirdi. Geçtiğimiz ay, Türkiye’de Kartalkaya’daki bir otel yangını acil durum önlemlerinin önemini bir kez daha hatırlattı. Ve yalnızca birkaç yıl önce, 6 Şubat depreminde bir otelin çökmesi, yapı güvenliğinin ne kadar kritik olduğunu trajik bir şekilde gösterdi.

Bunlar sıradan olaylar değil—küresel turizm sektörünü tehdit eden giderek artan krizlerin bir parçası.

Dünya genelinde turizm sektörünü etkileyen olaylar sadece ekonomik dalgalanmalar veya seyahat trendleri ile sınırlı değil. Doğal afetler, yangınlar ve diğer krizler, turistlerin güvenliğini tehdit ederken otel işletmecilerini de hazırlıksız yakalayabiliyor.

Doğal afetler her zamankinden daha sık ve yıkıcı hale gelirken, insan eliyle ortaya çıkan riskler—yangınlar, bina çöküşleri, güvenlik açıkları ve sağlık krizleri—hala büyük tehditler oluşturuyor. Ancak birçok otel ve turizm işletmesi hâlâ bu olaylara tam olarak hazırlıklı değil.

Yaklaşık 20 yıldır bağımsız, lüks ve konsept otellere danışmanlık veren biri olarak, artık krizleri nadir istisnalar olarak görmek yerine, sektörde dayanıklılığı bir standart haline getirme zamanının geldiğine inanıyorum.

Büyüyen Tehditler: Doğa ve İhmalkarlık

Büyük felaketler artık uzak olasılıklar değil—turizmin bugününü ve geleceğini şekillendiriyor.

 Volkanik Patlamalar ve Depremler – Yunanistan, Türkiye, Japonya ve Endonezya gibi sismik bölgelerde, ani bir patlama veya deprem turizmi bir gecede durma noktasına getirebilir.

 Otel Yangınları ve Yapısal Çöküşler – Eskiyen elektrik sistemleri, yetersiz yangın güvenliği önlemleri ve acil durum planlarının eksikliği, misafirleri ve personeli ciddi risk altında bırakıyor.

 Aşırı Hava Koşulları ve İklim Değişikliği – Kasırgalar, seller ve aşırı sıcak hava dalgaları sadece tesisleri tahrip etmekle kalmıyor, aynı zamanda seyahat eğilimlerini de değiştiriyor.

 Sağlık Krizleri ve Pandemiler – COVID-19 pandemisi, küresel turizmi nasıl bir anda durma noktasına getirebileceğini gösterdi. Gelecekteki salgınlar, oteller ve destinasyonlar hazırlıksız yakalanırsa, benzer yıkıcı sonuçlara yol açabilir.

 Jeopolitik Riskler ve Güvenlik Tehditleri – Terör saldırıları, toplumsal olaylar ve siber güvenlik tehditleri, bir destinasyonun güvenlik algısını ve turizm akışını anında değiştirebilir.

Bunlar teorik senaryolar değil. Şu anda yaşanıyorlar.

Bu noktada en önemli soru şu: Oteller nasıl daha hazırlıklı olabilir?

Konaklama Sektörü Nasıl Dayanıklı Hale Getirilebilir?

Turizm sektörü, krizlere tepkisel yaklaşım yerine, proaktif bir hazırlık modeli benimsemelidir.

1. Krizlere Dayanıklı Altyapı Standart Haline Gelmeli

•Deprem riski taşıyan bölgelerdeki oteller, mutlaka deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmelidir.

• Yangına dayanıklı malzemeler ve modern güvenlik sistemleri tüm tesislerde zorunlu hale getirilmelidir.

• Sel riski taşıyan bölgelerde gelişmiş drenaj sistemleri, su bariyerleri ve acil tahliye planları oluşturulmalıdır.

2. Yangın ve Acil Durum Eğitimleri Zorunlu Olmalı

• Otel personeli, düzenli afet eğitimleri alarak krizlere profesyonel bir şekilde müdahale edebilmelidir.

• Konuklar, otelin acil çıkış noktaları ve tahliye planları hakkında bilgilendirilmelidir.

• Yangın tatbikatları ve kriz simülasyonları tüm turizm işletmeleri için zorunlu hale getirilmelidir.

3. Seyahat Sigorta Politikaları Geliştirilmeli

• Birçok gezgin, standart seyahat sigortalarının deprem, pandemi veya terör olaylarını kapsamadığının farkında değil.

• Sigorta şirketleri, kriz anlarında güvence sağlayan esnek poliçeler sunmalıdır.

4. Yapay Zeka ve Akıllı Teknoloji Riskleri Önleyebilir

• Yapay zeka destekli erken uyarı sistemleri, deprem, yangın ve aşırı hava olaylarını önceden tespit edebilir.

• Akıllı otel sistemleri, yangın riski anında otomatik olarak elektrik ve gazı kesebilir.

• Misafirlere gerçek zamanlı acil durum uyarıları sağlayan mobil uygulamalar standart hale getirilmelidir.

Turizmin Geleceği: Güvenlik, Yeni Lüks Anlayışı Olmalı

Turizm sektörü artık sadece konfor ve deneyimler sunmakla ilgili değil—aynı zamanda güvenlik ve sürdürülebilirlik sağlamalıdır.

• Günümüz gezginleri artık sadece lüksü değil, güvenceyi ve krize hazırlıklı tesisleri tercih ediyor.

• Güvenliği ve dayanıklılığı öncelik haline getiren markalar, turizmin geleceğini şekillendirecek.

Çünkü soru artık “Felaketler olacak mı?” değil—“Olacaklar.”

Gerçek soru şu: Turizm sektörü buna hazır mı?

#Turizm #Otelcilik #KrizYönetimi #Sürdürülebilirlik #doğalfelaketler #felaketyönetimi